Avukat Tuğçe ULUTAŞ
[email protected]
HUKUKİ DÜZLEMDE MOBBİNG KAVRAMI
06 Aralık 2021 16:36Mobbingin kelime anlamı; psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermektir. Yaş, cinsiyet, ırk ayrımı olmaksızın, kişiyi iş yaşamından dışlamak amacıyla kasıtlı olarak yapılır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının İş yerlerinde Psikolojik Taciz Bilgilendirme Rehberinde ise İş yerlerinde bir veya birden fazla kişi tarafından diğer kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan; mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki durumlarına, sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren; kötü niyetli, kasıtlı, olumsuz tutum ve davranışların bütünüdür şeklinde tanımlanmaktadır.
Mobbingin kelime anlamı; psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, rahatsız etme veya sıkıntı vermektir. Yaş, cinsiyet, ırk ayrımı olmaksızın, kişiyi iş yaşamından dışlamak amacıyla kasıtlı olarak yapılır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının İş yerlerinde Psikolojik Taciz Bilgilendirme Rehberinde ise İş yerlerinde bir veya birden fazla kişi tarafından diğer kişi ya da kişilere yönelik gerçekleştirilen, belirli bir süre sistematik biçimde devam eden, yıldırma, pasifize etme veya işten uzaklaştırmayı amaçlayan; mağdur ya da mağdurların kişilik değerlerine, mesleki durumlarına, sosyal ilişkilerine veya sağlıklarına zarar veren; kötü niyetli, kasıtlı, olumsuz tutum ve davranışların bütünüdür şeklinde tanımlanmaktadır.
Mobbing kavramı ile ilgili Türkiye’de verilmiş ilk yargı kararlarına göre “Mobbing, işyerinde
bireylere üstleri, eşit düzeyde çalışanlar ya da astları tarafından sistematik bir biçimde uygulanan her
türlü kötü muamele, tehdit, şiddet, aşağılama vb. davranışları içermektedir.” Mobbing kavramı
ülkemizde yaygınlaşsa da İş Kanunu veya Ceza Kanunu’nda henüz böyle bir kavram yer almamakta;
fakat başka hukuki kavramlarla ve kanunlarla vücut bulmaktadır.
Türk Borçlar Kanunu’nun 417. maddesi mobbing olgusunun yasal dayanağını oluşturabilecek
niteliktedir. Maddenin 1. fıkrasına göre “İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı
göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik
ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için
gerekli önlemleri almakla yükümlüdür.”
İş Kanunu’na göre işveren işçiyi korumak ve gözetmekle yükümlüdür. Eşit davranma ilkesi gereğince
işveren ırk, dil, din, cinsiyet ayrımı yapmadan iş yerindeki herkese eşit davranmalıdır. BU
BAKIMDAN HENÜZ YASAL BOYUTTA DAYANAĞI OLMASA BİLE YASALARIN ÖZÜ
İTİBARİYLE UĞRANILAN MOBBİNGİN HER KOŞULDA KİŞİNİN HEM İŞ AKDİNE
HEM DE KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI NİTELİĞİNDE OLDUĞU AÇIKTIR.
Ceza Kanununda Mobbing suç olarak yer almamaktadır. Fakat Mobbing kavramının içinde olan bir
takım davranışlar ceza kanununda suç olduğundan Mobbingi bu suçların içinde ele almak
mümkündür.Türk Ceza Kanunu kapsamında madde 94 ile; “Bir kişiye karşı insan onuruyla
bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin
etkilenmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi hakkında 3
yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur… Bu suçun işlenişine iştirak eden diğer kişiler de
kamu görevlisi gibi cezalandırılır. Bu suçun ihmali davranışla işlenmesi halinde, verilecek cezada bu
nedenle indirim yapılmaz.”Benzer şekilde hukuki kapsamda; özel sektör bakımından da Yasada
düzenleme olmamasına rağmen Mobbing iddiasının değerlendirileceği ve kişilik haklarının
saldırıya uğramasının önüne geçilmeye çalışıldığı açıktır.
Konu ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/ 7-3017 E. 2018 / 99 K. sayılı 24.01.2018
tarihli kararı; Dava işyerinde psikolojik taciz (mobbing) nedenine dayalı manevi tazminatın tahsili
istemine ilişkindir. Dosyaya ibraz edilen yukarıda ayrıntısı verilen bilgi ve belgeler ile diğer tüm
deliller birlikte değerlendirildiğinde; işyerinde uygulanmakta olan Personel Yönetmeliği uyarınca
çekmecelerinin aranmaması noktasında davacı işçinin haklı bir beklentisinin söz konusu olmayacağı
ancak düşük performansla çalıştığının ispatlanamaması, e-mail içerikleri, davanın açıldığı tarihten
yaklaşık iki yıl sonra E.Ü. Tıp Fakültesi öğretim üyelerince tanzim edilen heyet raporu içeriği,
davacının yönetmen olmasına rağmen kendisine bu yönde bir muamele yapılmayıp, bağrılıp
azarlandığı yönündeki tanık …’ün anlatımları ve tüm dosya içeriği dikkate alındığında davacı işçinin
hedef alınarak uzun bir süreye yayılan ve sistematik hâl alan psikolojik taciz niteliğindeki
davranışlara maruz kaldığı sonucuna varılmıştır. Davacı işçiye yönelik bu baskıların varlığına ilişkin
güçlü olgular karşısında, davalı işveren ise davacıya psikolojik baskı uygulanmadığını ispat
edememiştir. Hâl böyle olunca, mahkemece, davacıya yönelik davranışların psikolojik taciz olduğu
belirtilerek verilen direnme kararı isabetlidir.”
Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
BEKÇİLERİN ÜST ARAMASI HUKUKA UYGUN MUDUR ?
28 Ocak 2022 16:36
TLNİN DEĞERİNİN KORUNMASI VE YAPTIRIMLARI
22 Ocak 2022 16:36
TAAHHÜTLÜ ABONELİK SÖZLEŞMELERİNİN İPTALİNDE HAKSIZ CAYMA TAZMİNATINA SON!
19 Kasım 2021 16:36
Elektrikli Scooterlara Hukuki Düzenleme Getirildi
30 Eylul 2021 16:36
INFLUENCER REKLAMLARININ HUKUKİ DENETİMİ
30 Eylul 2021 16:36
Kastrasyon
16 Ağustos 2021 16:36
HAYVAN HAKLARI YASASI
09 Temmuz 2021 16:36
HAYVAN HAKLARI YASASI
09 Temmuz 2021 16:36
KİRA SÖZLEŞMELERİ
02 Temmuz 2021 16:36
KASTEN ÖLDÜRME
24 Mayıs 2021 16:36
HASTA HAKLARI
23 Nisan 2021 16:36
KADINA KARŞI ŞİDDETİN KARŞISINDAYIZ ! YASAL HAKLARIMIZ NELERDİR?
25 Mart 2021 16:36
BAŞLIK : KIDEM TAZMİNATI
24 Şubat 2021 16:36