TAAHHÜTLÜ ABONELİK SÖZLEŞMELERİNİN İPTALİNDE HAKSIZ CAYMA TAZMİNATINA SON!

Günlük hayatımızda oldukça sık olarak karşımıza çıkan taahhütlü abonelik sözleşmeleri tüketicinin belirli mal veya hizmeti sürekli veya düzenli olarak kullanmasını sağlayan sözleşmelerdir. Örneğin; elektrik, su, doğalgaz, internet, süreli yayınlar, GSM operatörleri ile yapılan sözleşmeler bu tip sözleşmelerdir. Bu tip sözleşmeler tüketicinin çoğunlukla fark etmediği veya satıcı tarafından herhangi bir bildirim yapılmadan uzatılarak, cezai şart konarak tüketiciye mali olarak külfet haline gelmektedir.

ÖNEMLE BELİRTİLMELİDİR Kİ ALTI AY, BİR YIL GİBİ SÜRESİ ÖNCEDEN

BELİRLENMİŞ ABONELİK SÖZLEŞMELERİ TÜKETİCİNİN ONAYI OLMADAN

UZATILAMAZ.

Düzenlenmiş olan abonelik sözleşmesinin bir nüshası aynı şekilde tüketiciye

verilerek belirlenen şartlar tüketici tarafından da bilinmelidir.

Tüketicinin taahhütlü abonelik sözleşmesini feshi talebi doğrultusunda satıcı tarafından “cayma

bedeli” adı altında yüksek miktarda tazminat bedeline tabii tutulmaktaydı. Fakat Abonelik

Sözleşmeleri Yönetmeliği madde 22 bu hususta oldukça net ve açıktır; “Tüketici, belirsiz süreli veya

süresi bir yıl ve daha uzun olan belirli süreli abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe

göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin istediği zaman feshetme hakkına sahiptir.” Tüketici bir yıl

veya daha uzun süreli abonelik sözleşmesini istediği zaman hiçbir gerekçe göstermeksizin ve hiçbir

cezai şart ödemeksizin sözleşmeyi feshetme hakkında sahiptir.

Ancak önemli olan husus bir yıldan daha az süreli sözleşmelerde tüketici ancak abonelik

sözleşmesinde satıcı veya sağlayıcı tarafından sözleşme koşullarında değişiklik yapılması halinde veya

tüketicinin hizmetten yararlanmasına engel geçerli bir sebebin varlığı halinde sözleşmeyi feshedebilir.

Günlük yaşamda sıkça karşılaşılan süresi bir yıl veya daha uzun olan belirli süreli abonelik

sözleşmelerinin iptali talebinde satıcı tarafından tüketiciden yüklü miktarda tazminat istenmekte ve

tüketicinin mal veya hizmeti kullanımı zorunlu hale getirilmektedir. Bu hususta tüketicinin yansıtılan

“cayma bedelini” adı altında herhangi bir para cezası ödemeyip, Tüketici Hakem Heyetine başvurarak

mevcut sözleşmeyi hiçbir gerekçe sunmadan iptal ettirebilir.

Usulüne uygun bir fesih bildiriminin ardından şirketin fesih bildiriminin yapıldığı tarihten

itibaren 7 gün içerisinde tüketicinin talebi doğrultusunda sözleşmeyi feshetmek zorundadır. 

Bu aşamada yapılan feshin haklı ya da haksız olduğuna bakılmaksızın 7 günlük  süre sonrasında doğacak

zararlardan ve fatura miktarından tüketici sorumlu olmayacaktır. Şirket fesih bildirimine rağmen

tüketici adına fatura işletmeye devam ederse bu faturalar ödedikten sonra veyahut da faturalar

ödenmeden Tüketici Hakem Heyetine başvurarak ödenen fatura bedellerinin iadesini ya da fatura

bedelinden sorumlu olunmadığının tespiti istenebilir.

Emsal teşkil eden Muş 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, bir yıldan uzun abonelik sözleşmelerinde

tüketicilerin ‘fesih’ hakkına sahip olduğuna ve ‘cayma’ nedeniyle faturalarına herhangi bir ceza

yansıtılamayacağına karar verdi.

Dava dosyasına göre İ. A. adlı vatandaş 26 Temmuz 2018’de 24 ay taahhütlü olarak internet bağlattı.

Ancak, internete bağlanmasında ve hızında sıkıntı yaşadı. Sorununa çözüm bulunamayan İ. A. 24

aylık taahhüt süresinin bitme tarihi olan 26 Temmuz 2020’yi beklemeden internet aboneliğini iptal

etti. İ.A., 1 yıl 3 ay 13 gün kullandığı interneti 8 Ekim 2019’da kapattırdı. Abonelik iptalinin ardından

25 Aralık 2019’da cep telefonuna gelen mesajda kendisine 709 TL borç çıkarıldığını öğrenen İ.A.,

Muş İl Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurdu. İ.A., taahhüt süresi bitmediği gerekçesiyle çıkarılan

borcun iptalini istedi. Hakem Heyeti, 17 Haziran 2020’de İ.A.’nın, başvurusunun reddine karar verdi.

Hakem heyetinden sonuç alamayan İ.A., hukuk savaşına devam etti. Hakem heyetinin ret kararına 6

Temmuz 2020’de mahkemede itiraz etti. İ.A., Muş İl Tüketici Hakem Heyeti’nin inceleme ve araştırma

yapmadan usul ve yasalara aykırı şekilde başvurusunu reddettiğini savunarak, kararın

kaldırılmasını ve kesilen 709 TL cezanın iptalini istedi.