Basın mensupları ve STK’lar ile bir araya gelen Türkiye Uyanış Partisi Genel Başkanı Ahmet İmrek, “ Ben aranızdan çok kısa bir zaman önce ayrıldım, İstanbul'a geçtim. Depremden sonra ki daha önceki siyasi yaşamınızda ben burada birçok dernek başkanımız, siyasi temsilcilerle beraber çok güzel  günlerimiz oldu diyeyim. Ya da çok güzel paylaşımlarımız oldu. Ama şöyle bir olay yaşadık. Biz  Malatya'dan gittikten sonra bir Türkiye uyanış hareketi olarak 165 dernek  konfederasyon federasyonlarla beraber bir hareket başlatmak istedik.” İfadelerini kullandı.

Gelişen siyasi olaylar Türkiye'nin içinde bulunduğu durum  gelişmelerden etkilenerek bir siyasi parti oluşumunun öne aldık diyen İmrek, “ Şu anda Türkiye'nin 136 partisi olarak ama çok kısa bir süre içerisinde Türkiye'de yeni katılımlarla beraber şu anda 61  ilde örgütlenmesini tamamlamış ya da tamamlamak üzere kongre aşamasına gelmek üzere  olan bir partiyiz. Elazığlı olmama rağmen ben Malatya’nın ekmeğiyle büyüdüm. Malatyalı olarak   özellikle de 15  Temmuz Milli İrade Ocakları’ndan bana destek olan sürekli yanımda olan  gerek sivil toplum kuruluşları temsilcileri olan  ve partimde de benimle beraber hareket eden başta bugünkü bu organizasyonu tecrübe eden  sivil toplumlardan sorumlu genel başkan yardımcımız Cemal Hanilçi Başkanıma, Serkan Can Özbey başkanıma, Ali Özpolat başkanıma ve sizlere teşekkür ederek başlamak istiyorum. “ şeklinde konuşmasını sürdürdü.

Türkiye Uyanış Partisi Genel Başkanı Ahmet İmrek , “Biz Türkiye Uyanış Partisi olarak mevcut Siyasi  hareketi ya da içinde bulunduğumuz siyasi konjonktürde yeterli olmadığı veyahut da yanlışlıklarının çok had safhada olduğunu gördüğümüz için özellikle de iktidarın muhalefeti takmadığı, İktidarın muhalefeti hesaba almadığı,  Muhalefetin de iktidarın değirmenine su taşıdığı şu ortamda, biz farklı bir oluşum olarak kaybedilen Türk kimliğini tekrar kazanmak. Altını çizerek söylüyorum. Kaybedilen Türk kimliğini kazanmak adına kaybedilen milli, manevi değerlerin tekrar kazanmak adına ve bu coğrafyanın her karış toprağı, şehit kanıyla sulanmış bu toprakların, başta Araplar ve Siyonistler olmak üzere satılmasına tepki olarak kurulmuş bir partidir.

Biz siyasete ya da siyasi ortamda sürekli şu bir gerçek,  Türk kimliği ya da Türk bayrağı üzerinde çok büyük oyunlar var. İçlenme, dışlanma. Biz  daha önce Malatya'da  hem sivil toplum kuruluşu temsilcisi olarak hem bir siyasi olarak , ben özen Türk bayrağında hilalin aşağı bakması esaretini kabul edilmesi anlamına geldiğini ben birçok platformda değerlendirdim. İşte biz de bu şekilde  bu bir simgesel olay olarak  öngörüyoruz. Biz önce Hilal'i yukarı taşıyacağız.  Yukarı baktıracağız. Çünkü aşağı bakması, esareti kabul etmek anlamındadır. Biz onunla başlıyoruz. Türk kimliğini tekrar kazanacağız. Türk kimliğini tekrar bu ülkede  hakim bir kimlik haline getireceğiz.” İfadelerini kullandı.

Bugün mevcut hükümetin, kimliğimiz üzerinde bir ibareleri kaldırması, milli manevi değerlerimizin hiçe sayılması, özellikle ve özellikle bugün tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanı'nın birçok platformda, birçok ben Türklüğü ve Türk milliyetçiliğini ayaklar altına aldım demesi bizim kanımıza dokundu diyen İmrek, “Biz Türk’üz, Türk kimliğini tekrar kazanmak o ayaklar altına aldığı ibareyi tekrar bağımsız kılmak. Özellikle son zamanlarda anayasa değişikliğiyle ilk 4 maddeyi değiştirip çoğulcu milletlerle beraber bir ulusal devlet yapımızı bozup federal yapıya geçişi ve Türk ibaresinin de anayasadan çıkarılmasına tepki olarak biz Türkiye genelinde birçok etkinliğe de imza atarak biz bu oluşumu ya da bu hareketin karşısında elif misali dik duruşumuzu mutlaka sergileyeceğiz

Kokuşmuşluk her alanda var. Eğitimden, sağlıktan, adaletten,   adaletten bahsetmiyoruz. Hani mahkemelerde yazıyor, adalet mülkün temelidir. Ama benim nazarımda adalet kalkınma partisinindir. Çünkü onun dışındakilerine pek adaletin uygulanmadığına inananlardanım.  

Biz başta eğitim olmak üzere adaleti yeniden tesis etmek, güvenilir bir Türkiye inşa etmek ve sürdürülebilir bir yaşam kalitesini sağlamak adına biz kadrolarımızla, akademisyen kadrolarımızla ve yürekli il ilçe başkanlarımızla Türkiye'ye hizmet etmek adına yola çıktık. Hükümetin muhalefeti takmadığı, muhalefetinse bazı çıkarlar uğruna iktidarın değirmenine su taşıdığı bir ortamda biz farklı bir oluşum, farklı bir yaklaşım ya da farklı bir siyaset anlayışıyla tamamen hizmete dayalı bir siyaset anlayışı, projeye dayalı bir hizmet anlayışı ile  Türkiye genelinde inşallah Türkiye’nin uyanışını hakim kılacağız.   Hedefimiz tarafsız cumhurbaşkanlığı sistemi, güçlendirilmiş parlamenter sistemi tekrar hakim kılmak ve Türkiye'yi yaşanabilir, sürdürülebilir yaşam kalitesidir. Ekonomik, Kültürel, sosyal bütün alanlarda coğrafyasındaki, etrafımızdaki bütün ülkelere örnek olan tek ülke haline getirmek için biz yola çıktık.  İnşallah bir Malatyalı olarak ki yönetimde A kadrosunu Malatyalılardan oluşturmaya özellikle gayret ediyorum. Biz Malatyalılar yine Ankara'da inşallah   Malatya'nın hem sesi hem de Malatya'nın bütün sorularının takipçisi olmak adına sizlerle inşallah güzel günlere yürüyeceğiz.” şeklinde konuşmalarını sona erdirdi.