Olay, Haziran 2015'te Kocaeli'nin İzmit ilçesi D-100 Karayolu İstanbul istikametinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, seyir halinde olan aracın arka koltuğunda oturan Onur Ö., bir anda yanında oturan annesi Serpil Eroğlu'nu boğazından bıçaklayarak öldürmüş, aracın ön koltuğunda oturan İfaket Ergün'ü de ağır yaralamıştı. Olay anında panik yapan aracın sürücüsü Işık Gürel'in kaza yapması sonucu olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edilmiş ve durum ortaya çıkmıştı.
SİNİR HASTALIKLARI HASTANESİNDE TEDAVİSİ DEVAM EDİYOR
Sanığın Kocaeli 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki yargılanması devam edildi. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavisi süren Onur Ö. duruşmaya katılmazken, avukatı duruşma salonunda hazır bulundu.
RAPOR ÇIKTI, DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, okunan ATK raporunda Onur Ö.'nun cezai ehliyetinin olduğunu belirtti. Avukatın süre talep etmesi üzerine duruşma ertelendi.
"TELEVİZYONDAN BANA MESAJLAR GELİYORDU"
Öte yandan sanık Onur Ö., ilk duruşmada yaptığı savunmada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kendime geldiğimde cezaevindeydim. Cezaevinde gazetelerden olayı öğrendim. Sonrasında da kendimi kaybettim ve intihar etmek isteyip kendimi kestim ancak kurtardılar. Ölmek üzereydim. Olay yaşandığı dönemde uzun bir süredir birilerinin beni sürekli takip ettiğini düşünüyordum. İnsanların beni öldürmesinden, zehirlemesinden korkuyordum. Bir de televizyondan bana mesajlar gelmeye başlamıştı. Sürekli sesler duyuyordum. Uyuşturucu kullanmıyorum. Olay günü neden bilmiyorum ama bilincim yerinde değildi. Annemle veya arabadaki diğer kadınlarla aramda bir husumet yok. Böyle bir şeyi neden yaptığımı bilmiyorum. Gerçekten çok üzgünüm, özellikle de anneme yaptığım şey için çok üzgünüm."
RAPOR ÇIKTI, DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, okunan ATK raporunda Onur Ö.'nun cezai ehliyetinin olduğunu belirtti. Avukatın süre talep etmesi üzerine duruşma ertelendi.
"TELEVİZYONDAN BANA MESAJLAR GELİYORDU"
Öte yandan sanık Onur Ö., ilk duruşmada yaptığı savunmada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kendime geldiğimde cezaevindeydim. Cezaevinde gazetelerden olayı öğrendim. Sonrasında da kendimi kaybettim ve intihar etmek isteyip kendimi kestim ancak kurtardılar. Ölmek üzereydim. Olay yaşandığı dönemde uzun bir süredir birilerinin beni sürekli takip ettiğini düşünüyordum. İnsanların beni öldürmesinden, zehirlemesinden korkuyordum. Bir de televizyondan bana mesajlar gelmeye başlamıştı. Sürekli sesler duyuyordum. Uyuşturucu kullanmıyorum. Olay günü neden bilmiyorum ama bilincim yerinde değildi. Annemle veya arabadaki diğer kadınlarla aramda bir husumet yok. Böyle bir şeyi neden yaptığımı bilmiyorum. Gerçekten çok üzgünüm, özellikle de anneme yaptığım şey için çok üzgünüm."
RAPOR ÇIKTI, DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, okunan ATK raporunda Onur Ö.'nun cezai ehliyetinin olduğunu belirtti. Avukatın süre talep etmesi üzerine duruşma ertelendi.
"TELEVİZYONDAN BANA MESAJLAR GELİYORDU"
Öte yandan sanık Onur Ö., ilk duruşmada yaptığı savunmada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kendime geldiğimde cezaevindeydim. Cezaevinde gazetelerden olayı öğrendim. Sonrasında da kendimi kaybettim ve intihar etmek isteyip kendimi kestim ancak kurtardılar. Ölmek üzereydim. Olay yaşandığı dönemde uzun bir süredir birilerinin beni sürekli takip ettiğini düşünüyordum. İnsanların beni öldürmesinden, zehirlemesinden korkuyordum. Bir de televizyondan bana mesajlar gelmeye başlamıştı. Sürekli sesler duyuyordum. Uyuşturucu kullanmıyorum. Olay günü neden bilmiyorum ama bilincim yerinde değildi. Annemle veya arabadaki diğer kadınlarla aramda bir husumet yok. Böyle bir şeyi neden yaptığımı bilmiyorum. Gerçekten çok üzgünüm, özellikle de anneme yaptığım şey için çok üzgünüm."
RAPOR ÇIKTI, DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti, okunan ATK raporunda Onur Ö.'nun cezai ehliyetinin olduğunu belirtti. Avukatın süre talep etmesi üzerine duruşma ertelendi.
"TELEVİZYONDAN BANA MESAJLAR GELİYORDU"
Öte yandan sanık Onur Ö., ilk duruşmada yaptığı savunmada şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kendime geldiğimde cezaevindeydim. Cezaevinde gazetelerden olayı öğrendim. Sonrasında da kendimi kaybettim ve intihar etmek isteyip kendimi kestim ancak kurtardılar. Ölmek üzereydim. Olay yaşandığı dönemde uzun bir süredir birilerinin beni sürekli takip ettiğini düşünüyordum. İnsanların beni öldürmesinden, zehirlemesinden korkuyordum. Bir de televizyondan bana mesajlar gelmeye başlamıştı. Sürekli sesler duyuyordum. Uyuşturucu kullanmıyorum. Olay günü neden bilmiyorum ama bilincim yerinde değildi. Annemle veya arabadaki diğer kadınlarla aramda bir husumet yok. Böyle bir şeyi neden yaptığımı bilmiyorum. Gerçekten çok üzgünüm, özellikle de anneme yaptığım şey için çok üzgünüm."
