İlaç temininde yaşanan sıkıntılarla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Üyesi Tahir Özelçi, kur farkı yapılamamasından dolayı ilaç firmalarının Türkiye'ye ilaç vermediğini, eczanelerin hastalarının ilacını tedarik etmekte zorlandığını belirtti.
İlaç tedarikinde zorlanıyoruz
İlaç temininde yaşanan sıkıntılarla birlikte eczacıların hastalarla baş başa kaldığını anlatan Özelçi, "İlaç varlığını krizin olup olmadığını en iyi onlar bilir. Yaklaşık 150 kalem ilaç piyasada hiç yok. 645 kalem ilaçta sınırlı şekilde bulunabiliyor. Dağıtım kanalları tarafından sınırlı bir şekilde eczanelere veriliyor. Dolayısıyla tedariki sınırlı oluyor. Hastalarımızda eczanelerimize geldiğinde reçetelerinde mutlaka birkaç tane ilacının piyasada olmadığını söyleyerek eş değerini veriyor. Yada doktoruna gidip yeni ilaç yazmasını tavsiye ediyor. Bu yokluğun ana sebeplerinden biri ilaç fiyat kararnamesidir. İlaç fiyat kararnamesi çıktığı günden beri sadece 2007 yılında revizyon gördüğü için avro kuruna bağlı ilaç fiyatlarında hala hükümet tarafından 4,50 de sabitlenmiştir. Ama şuanda biliyorsunuz Euro 13 küsuru geçti. Dolayısıyla bu krizlerden kurtulabilmek için ilaç fiyat kararnamesine acilen bir müdahale gerekmekte ve çözümlenmeli. Bu durumun tarafları sağlık otoritesi Türk eczacılarıyla birlikte ilaç fiyat kararnamesini daha işlevsel bir hale getirip yılda dört beş defa ilaç kurunun düzenlenmesi şeklinde düzenlenip yapılmalıdır. Şunu belirtmek gerekir piyasadaki ilaç yokluğu kesinlikle eczaneler ve eczacılar değil tedarik zincirinden kaynaklı üretici firmaların bu ilaçları üretmemesinden kaynaklanan veya kısıtlı üretmesinden kaynaklanan bir sorun. Bu sebepten ilaçlar eczanelerimize ulaşmadığından hastalarımızla bu şekilde karşı karşıya gelmekteyiz. Aslında bizler birer sağlık personeli olarak asla hastamıza bu şekilde ilaç yok demek bizleri çok derinden üzüyor. Maalesef bu sistemde eczaneler hastalarının ilacını tedarik etmekte zorlanmaktadır" dedi.
İnsanlar ilaç bulmakta güçlük çekebilir
Özelçi, yaşanan ilaç sıkıntısının mağduriyet yaşatabileceğini vurgulayarak, "Soğuk algınlığı veya grip gibi hastalıkların ilaçları piyasada başka eşdeğeri veya başka muadilleri de bulunduğundan dolayı çok fazla bir mağduriyet yaratmaz. İlk başta söylediğim 150 kalem ilacın içinde hayati değer taşıyan kanser ilaçlar var. Bu sayı gittikçe artıyor. Sağlık bakanlığı tarafından bu otorite tarafından bu tür ilaçların üretici firmalardan takip edip ve üretiminin sağlanması gibi bir sorumluluk düşüyor. Bu takibi daha önce ulusal basınlar yazdılar. Biz dağıtım kanallarında veya eczanelerde bu ilaçları takip edeceğiz diye ama takip edilmesi gereken yer üretici firmalardır. Üretici firmalar bu ilaçların üretimini yapıp piyasaya dağıtımını sağlarlarsa dağıtım kanallarında veya eczanelerde böyle bir sorun yaşanmaz. Kriz daha da yükselebilir. İnsanlar ilaçlarını bulmakta daha da güçlük çekebilir eğer buna bir an önce bir çözüm gelmezse" diye konuştu.
HABER
AYLİN ORHAN
