21 Haziran 2021 00:48
Mustafa Köroğlu, 38 yaşında yaşadığı acı bir kaybın sonunda bu hastalığın pençesine düşmüş. İlerleyen yıllarda Köroğlu’nun durumu giderek ağırlaşırken, yatağa bağımlı hale gelmiş. Hastalığın ilk 5 yılında gezebilen, kendi ihtiyaçlarını karşılayan Köroğlu, son 15 yılda elden ayaktan düşmeye başladı. Köroğlu’nun zorlu yaşamında ona hayat arkadaşı eşi Güllü Köroğlu eşlik ediyor.
Oldukça zorlu bir hayat süren Köroğlu ailesi Parkinson tedavisinden yana olan umudunu kaybetmiş durumda. Tıbbi anlamda tüm tedavileri gördüklerini dile getiren Güllü Köroğlu, umutsuzluğunu şöyle anlatıyor:
Nereye gittiysek bir sonuç alamadık. İstanbul, Kayseri Elazığ gibi çoğu ile tedavi için 20 yıl boyunca gidip geldik ama bir sonuç alamadık. Hayat hem benim hem de eşim için her geçen biraz da zorlaşıyor.
Parkinson hastalığının, bir anda hayatlarını değiştirdiği Köroğlu ailesi, hastalığın yanı sıra bir de maddi sıkıntılarla boğuşuyor. Zorlu hastalık sürecinin verdiği zorluğa bir de maddi yetersizlikler eklenince işin içinden çıkamayan aile yetkililerin yardımını bekliyor. 17 yıldır kirada oturan ailenin bakım maaşı dışında gelirleri yok. O maaş da gıda, tedavi masrafı ve kira derken yok olup gidiyor. Köroğlu ailesi, ivedilikle uzanacak bir destek eli bekliyor.
Artık güçlerinin yetmediğini ve uzanacak yardım elini beklediklerini ifade eden Güllü Köroğlu, çaresizliğini,Ne olur bir destek olsunlar. Çok bir şey istemiyorum. 17 yıldır kiracıyım. Darende’nin Yenipınar- Güney Mahallesi’nde 75 senelik, iki katlı, kerpiç kullanılamaz durumda olan bir köy evimiz var. Lavabosu ve banyosu ev dışında. Eşim yatalak olduğu için götüremiyorum. Bu evin ikinci katının tadilat yapılmasını, eşimin son zamanlarını rahat yaşayabilir hale gelmesini istiyorum. Kaldırıp indiremiyorum artık. Kendisi hastalığının son aşamasında.
sözleriyle anlatıyor.
Defalarca belediye, valilik demeden tüm kurumlara gidip yardım talebinde bulunduğunu kaydeden Güllü Köroğlu,
Çeşitli resmi kurumlara gittik. Gelip eve baktılar, hastamın durumunu gördüler. Eşimin bakım maaşı ve engelli aracını öne sürerek yardım etmediler. Buradan başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Sağlık Bakanlığımıza ve tüm yetkilere sesleniyorum; çok çile çektim, Kayseri’de aylarca hastane odalarında elimle örgümle eşimin başında bekledim. Oradan İstanbul Cerrah Paşa Hastanesi’ne gittik. Orada da uzun süre kaldık ama maalesef çareyi bulamadık. Eve boş dönmekle son buldu, hastane kapılarını çalmamız. Bu son oturduğum evde 3 yıldır içerdeyiz. Artık ben de bunaldım, rahatsızım. Mustafa’yı da alıp köye yerleşmek istiyoruz,dedi.