Antalyalı 86 yaşındaki Teslime Çetin, "Nature, traditions and identity in youth" `visions´ ERASMUS projesi kapsamında koordinatörlüğünü Estonya´nın yaptığı, Türkiye, Bulgaristan, Portekiz ve Polonya´nın ortağı olduğu projede ilk dersini verdi. Okuma yazması olmayan ve 15 yaşından bu yana halı dokuyan Çetin, gençlik yıllarında öğrendiği ve hala devam ettirdiği dokuma sanatını gençlere aktarmak için okulda halı tezgahının başına geçti.
Türkçe adı "Gençlikte Doğa, Gelenekler ve Kimlik" olan projede Antalya Spor Lisesi öğrencisi kızlara geleneksel dokuma sanatı öğretiliyor. Kız öğrenciler öğrendiklerini diğer ülkelerdeki arkadaşlarına aktararak, Türk geleneğinin unutulmaya yüz tutmuş dokuma sanatını dünyaya tanıtmış olacaklar. Antalya´nın Aksu ilçesinde yaşayan 86 yaşındaki Teslime Çetin, gençlik yıllarında öğrendiği ve hala devam ettirdiği dokuma sanatını gençlere aktarmak için ilk dersi verdi. Proje kapsamında gençlere dokumayı öğretmeye geldiğini söyleyen Teslime Çetin, "Eski nesillere geri dönüş yaparak, daha çok işler yapsınlar istiyorum. Halı da dokusunlar, öğrensinler. Bu çocuklarımız okuyacaklar, doktor, avukat, öğretmen olacaklar ama bu işleri de öğrenmeleri iyi olur. Ben de bu işleri öğretmeye geldim" dedi.
15 yaşından bu yana dokuma tezgahında bu sanatı öğrendiğini dile getiren Teslime Çetin, evinde hala halı ve kilim dokuduğunu söyledi.
"Bunlar genç, yaşları küçük, büyüdükçe daha çok şey öğrenirler, belki de bana dua ederler"
Gençleri evine de davet eden Teslime Çetin, "Bu çocuklar kilim dokumayı öğrenmek istemişler, ben de öğretmeye geldim. Onlar öğrensinler, çok iyi olur. Benim evime de buyursunlar gelsinler, orada da birlikte tezgahımda oturalım dokuyalım. Bunlar genç, yaşları küçük, büyüdükçe daha çok şey öğrenirler. Belki de bana dua ederler, sağ olasın teyzem geldi de bu yaşta bize iki günde dokumayı öğretti derler" diye konuştu.
"Ekin ekmek, ekmek pişirme, meyve toplama bunların hepsi geri döndü"
Eski sanatların yeniden açılmaya başladığını kaydeden Teslime Çetin, "Benden başka dokuyanlar varsa, onlardan da öğrensinler. Ben hasta bir kadınım, az yaşarım çok yaşarım, onu Allah bilir. İnşallah öğrenirler ve bana da dua ederler. Eski sanatlar kapandı. Yeni yeni açılmaya başladı. Ekin ekmek, ekmek pişirme, meyve toplama bunların hepsi geri döndü. 40 sene boyunca gelenek ve göreneklerimiz kayboldu. Şimdi takip ediyorum televizyonda, eskiden yaptığımız işler yeniden ortaya çıkmaya başladı. Sanat bir yüzüktür, parmaklarına taksınlar" dedi.
Projede yer alan Antalya Spor Lisesi öğrencisi Rus uyruklu Tasia Musabekov, Erasmus projesi kapsamında halı dokumayı öğrendiğini belirterek, "Bize ilk dersimizi bugün Teslime teyzemiz verdi. Çok güzel geçti. Mutluyuz, çok güzel şeyler öğreniyoruz" şeklinde konuştu.
Rusya vatandaşı olarak Türk geleneğini öğrendiğine vurgu yapan Musabekov, Rusya´da daha farklı el işçiliklerinin olduğunu ifade ederek, halı dokumayı öğrendikten sonra bu işi devam ettireceğini ve ülkesine de öğretmeyi çok istediğini söyledi.
Antalya Spor Lisesi Okul Müdürü Murat Yılmaz, "Biz aslında spor branşlarıyla ilgilenen bir okuluz. Antalya Spor Lisesi olarak bizim sporcularımız hepsi branşında çok başarılı. Güzel sanatlarda üstün zekalı, üstün yetenekli çocuklarımız var. Bir proje üretelim dedik. Atalarımızdan, dedelerimizden kalan dokuma ile ilgili bir çalışma yapalım ve bu kültürümüzü de başka ülkelerdeki insanlara değişik kültürleri lanse edelim istedik. Bu sebeple böyle bir çalışma içerisine girdik, bir proje oluşturduk, kültürümüzü dokumayla dışarıya yansıtalım ve bu proje dahilinde beş tane ülke ile beraber ortak proje oluşturduk" dedi.
Türkiye, Bulgaristan, Portekiz, Polonya ve Estonya´nın katılım sağladığı projede önümüzdeki aylarda öğrenci değişiminin yapılacağını ifade eden Yılmaz, "Onların kültürlerini bizler göreceğiz. Biz onların kültürlerini öğreneceğiz. Buradaki amacımız eskimeye yüz tutmuş dokuma sanatımızı bizim bu ülkelerdeki çocuklara kültür olarak yansıtmamız. Türkiye´nin bu dokuma sanatında ne kadar üstün olduğunu, geçmişten gelen özellikle projedeki eski kültürümüzü yeniden canlandırmak ve bizimle beraber öğrencilerimize hem de bizim dışımızdaki dış ülkelerdeki gençlere bunu bir şekilde yansıtmak" şeklinde konuştu.
Okul Müdürü Murat Yılmaz, bir diğer amaçlarının diğer ülkelerden gelen çocuklara ve gençlere Türkiye´nin tarihini, kültürünü, yaşam tarzını, aile içi yaşantısını, yemeklerini, damak tadını göstererek, gittikleri yerde bunları unutmamalarını sağlamak olduğunu söyleyerek, bunu da başaracaklarına inandıklarını ve en kısa zamanda projenin hayata geçmesini beklediklerini ifade etti.
11 Mart 2021 16:48